Oyuncu Nurgül Yeşilçay, 'İbrahim Selim ile Bu Gece' programına konuk oldu. Yeşilçay, hakkında merak edilenleri ve bir dönemin gözde dizilerinden olan ‘Asmalı Konak’ döneminde yaşadıklarını anlattı.
“HOŞLANDIĞIM ÇOCUK SAYESİNDE TİYATROYU SEVDİM”Okul döneminde bir ressamın yanında çalıştığını söyleyen Nurgül Yeşilçay, hoşlandığı çocuğun sayesinde tiyatroya başladığını söyledi.
Yeşilçay, "O zamanlar bir ressamın yanında çalışıyordum. Çok hoşlandığım bir çocuk vardı. Onunla sohbetlerimiz sırasında anlamadığım bir şeylerden bahsettiğini fark ettim; 'Moliere' diyordu, 'Shakespeare' diyordu. Onun neden bahsettiğini anlamak için 'Neymiş bunlar?' diyerek tiyatroya başladım. Hatta okulun ilk senesi hiç sevmemiştim tiyatroyu, ikinci senesinden sonra ise vazgeçemeyeceğimi anladım." dedi.
stanbul'a geliş sürecini özellikle ertelediğinin altını çizen 45 yaşındaki oyuncu, İstanbul'un ilk başlarda kendisini çok korkuttuğunu söyledi.
“AİLEM OYUNCU OLMAMI İSTEMEDİ, EVDEN KAÇTIM”Ailesinin oyuncu olmasını istemediğini anlatan Yeşilçay, "Aç kalacağımı düşünüyorlardı. Evden kaçtım, beş parasız şekilde geçtim bütün süreçlerden. İstanbul'un büyüklüğü beni korkuttuğu için de bilerek İstanbul'a gelmeyi erteledim. İlk geldiğimde Beyoğlu'na çıkmıştım, İzmir'den sonra çok hızlı ve kalabalık gelmişti bana. Hacettepe'ye gittim önce. Sınava girdim. Bilkent'e bile girmedim çünkü oradaki sosyal fark acaba beni üzer mi diye düşündüm.
İstanbul'un sınavlarına hiç girmedim. İzmir'i de ailem orda yaşadığı için istemiyordum. Hacettepe'de ilk 30'a girdim ama kazanamadım. Eskişehir'i kazandım. Biliyorum bizimkilerin para vermeyeceğini. Kazandım, gitmek istiyorum. İzmir Belediyesi'ne gittim. Dedim ki 'Benim harç yatıracak param yok'. Sağolsunlar onlar harcımı yatırdı. Bir şeyi istiyorsanız, size iyi geldiğini düşünüyorsanız yürüyün. Eskişehir'e geldim. Birilerinin yanında kaldım. O yüzden Nuri Bilge'nin Uzak filmini çok severim. Eskişehir'de çok az parayla idare edebiliyorsun.” sözlerine yer verdi.
ASMALI KONAK DÖNEMİNDE TERAPİYE GİTTİM Asmalı Konak projesinin hayatında çok önemli bir yeri olduğunu söyleyen başarılı oyuncu, “kendimizi orada Madonna, Michael Jackson gibi hissediyorduk. İlk terapiye gidişim de ondan sonraydı. Bir daha da gitmedim" dedi.
EN BÜYÜK PİŞMANLIĞIM BOTOKS“Botoks bende büyük patladı” diyen Yeşilçay, “Ben böyle bir şey yaptığımda kimseye söylemiyorum. Çünkü 'yapma manyak mısın' diyecek. Ben 'manyağım' diyeceğim. Uzayacak. O yüzden söylemiyorum. Gidiyorum. Diyorum ki 'bas abi bas, elini korkak alıştırma' En pişman olduğum şey botoks.” diyerek hayatındaki en büyük pişmanlığı vurguladı.
“ATIF YILMAZ’IN SETİNİ BİR DAHA YAŞAMAK İSTERİM”Bu zamana kadar yer aldığı bütün işlerin kendisi için ayrı bir yeri olduğunu söyleyen Yeşilçay, "İlk sinema filmim 'Eğreti Gelin'di. Bugün 'yeniden hangi seti yaşamak istersin?' deseler Atıf Yılmaz'ın setini bir kez daha yaşamak isterim. Çalıştığım bütün yönetmenlerden çok şeyler öğrendim, hepsinin yeri bende ayrıdır. Unutamadığım şeylerden bir tanesi de Almanya'da film çekme pratiği aslında. Yurt dışında başka setlerde de bulundum ama Alman disiplini ve dakikliği diye bahsedilen kavramı film çekimi esnasında birebir yaşadım. Delilik gibi bir şey" dedi.
“GÖZÜMÜN İÇİNE VİKS SÜRÜP OYNADIĞIM OLDU”Güzel oyuncu, "Hiçbir tartışma esnasında galip gelemeyeceğini anlayıp ağlama numarası yaptın mı?" sorusu üzerine, "Ben sinirlenince ağlayamıyorum, hararetli bir tartışmanın ortasında banyoya gidip gözümün içine viks sürüp geri döndükten sonra o duyguya oynadığım oldu elbette" itirafıyla şaşırttı.
